Ses’in Yıldızı Turgut Akaslan




«Ses» 1966 Kapak Yıldızı Yarışmasında birinciliği kıl payı kadar farkla Erden Güvenç’e kaptıran Turgut Akaslan, geçen hafta «Karaoğlan Bizanslı Zorba» adlı filimle sinema oyunculuğuna başladı.

Film setine gittiğimiz zaman onu kameranın yanı başında, rejisörü Suat Yalaz’ın talimatını dikkatle dinlerken bulduk. Çekilecek sahnede rolü yoktu. Buna rağmen setten ayrılmıyor, yeni girdiği yerli sinema dünyasından, her an bir şeyler öğrenmek istiyordu. Bizimle konuşmak için setten ayrıldığı zaman bile gözü hep o tarafa kayıyordu.






– «Film çevirmekte neden bu kadar geç kaldınız?» diye sorduk.

– «Bugüne kadar hiç vaktim olmadı,» dedi. «Aslında şimdi bile vaktim yok ya, artık sinemanın hasretine dayanamadım. Bakın mesela, bugün cebir imtihanından çıkıp sete koştum.»

Turgut Akaslan bir taraftan filmde oynarken bir taraftan da lise bitirme imtihanlarına giriyor. Lise bittikten sonra İktisat Fakültesine devam etmek istiyor.

– «Tahsille sinemayı bir arada yürüteceksiniz demek?…»






– «Öyle istiyorum; ama belli olmaz. Belki de yürütemem. O zaman hiç tereddütsüz okulu bırakıp sinemaya sarılırım.» diyecek kadar da sinemayı seviyor.

Turgut Akaslan telefona çağırmalarından istifade ederek rejisör Suat Yalaz’la konuştuk.

– «Bundan aylarca evvel, Turgut Akaslan’ı Vakko’da görmüştüm. Tabii o zaman tanımıyordum. Kendi kendime: «Çok yakışıklı çocuk. Neden sinemaya girmez acaba?» demiştim. Bu son filmim için genç ve yakışıklı bir artiste ihtiyacım oldu. Bir sürü resim tetkik ettim. Bu sıralarda arkadaşlarımdan biri ‘Suat bir de şuna bak’ diye önüme bir resim uzattı. Bir de ne gereyim, benim Vakko’da gördüğüm genç değil mi? Ses’in yarışmasına girip ikinci olmuştu. Hemen anlaşma yaptım.»






Rejisöre Turgut Akaslan hakkındaki kanaatini sorduk ve:

– «Son derece efendi bir çocuk. Gerek çalışma disiplinine uymasından, gerekse oyunculuğundan çok memnunum. Kamera karşısında gayet rahat ve tabii hareket ediyor,» cevabını aldık.

Turgut Akaslan, sinemayı çok seviyor, kendini ona kabul ettirmeye azimli.

Setten ayrılırken, rejisörün:



– «Turgut, sert adımlarla merdiveni çık, sağa bak ve önüne ilk çıkacak askere bağır» dediğini duyduk ve durup o sahnenin çekilişini seyrettik. Turgut Akaslan daha ilk provada söylenenleri aynen yerine getirince hemen çekime geçildi.

«Ses» kervanına yeni bir yıldız daha katılmıştı… Hem de değerli bir «yeni»…

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 28. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir