Alain Delon İkinci Balayında



Her evde rastlanan basit anlaşmazlıklar, bir süre sonra pek şiddetli kıskançlık kavgalarına yol açmıştı:.. İkisi de aşklarını, bir arada yaşadıkları mutlu günleri unutmuşlar, kendilerine ayrı birer dünya kurmak istediklerini cümle aleme ilan etmişlerdi. Erkek, karısının sinema artisti olmasından şikayetçiydi... Kadın da kocasının, filmlerdeki kadın rol arkadaşlarıyla aşırı derecede samimiyet kurmasından... Kadın sinemadan, erkek de çapkınlığından vazgeçse belki mutlulukları gölgelenmeyecek, isimleri sinemanın ayrılmaya karar veren şöhretli çiftlerinin listesinde yer almayacaktı. Ama ne gezer? İkisi de ayrılma kararından caymaya hiç niyetli görünmüyorlardı. İkisinin de dediği dedikti... Karı kocayı barıştırmak isteyenler, son çare olarak, ünlü karı kocanın küçük oğulları Anthony'yi ileri sürmüşlerdi. «Bu bacak kadar çocuğu anne ve baba şefkatinden mahrum etmeyin,» demişlerdi... Ama dinleyen kim...





Küçük Anthony'nin tek kusuru ünlü aktör Alain Delon ile Nathalie Delon'un çocuğu olmasıydı... Babası, sinemanın en şöhretli ve yakışıklı aktörlerinden biriydi. Yıllarca çapkınlık hikayeleriyle dünya basınını meşgul etmiş, yedi yıllık nişanlısını hiç beklenmedik bir zamanda terk edip sekreteriyle evlenmişti. Karisiyle beraber Amerika'ya gittikten sonra pek ağır başlı bir aile reisi havasına büründüğü söyleniyordu. Fakat bu mutlu çift, Avrupa'ya döner dönmez dedikodular da başlamış, Alain Delon'un eski günlere dönmek istediği söylentileri her tarafta almış yürümüştü...





Genç karı kocanın ayrılma kararını vermesinde ise Nathalie Delon'un genç kızlık soyadıyla film çevirmek istemesi önemli rol oynamıştı... Genç kadın, her şeyden önce kocasının isminin gölgesinde yaşamaktan kurtulmak istiyordu... Fakat Alain Delon, Nathalie'nin bu kararını gerçekleştirmesine mani olmak için elinden geleni yapıyordu...

Böylece sürüp giden kavgalar, nihayet karı kocanın ayrılacaklarını basına açıklamalarıyla son buldu... Daha doğrusu sonuçlandığı zannediliyordu.





Alain Delon ile Nathalie ayrı ayrı evlere taşınınca yaptıkları hatayı anladılar... Birbirlerinden ayrı geçirdikleri günlerin, gecelerin hiç zevki kalmadığını fark ettiler. Hele Alain Delon, o eski neşeli halini tamamen kaybetmiş, her dakika kötü kötü düşünen, somurtkan bir adam olup çıkmıştı!. Nathalie'ye de artık sinemada şöhret yapmak pek cazip görünmüyordu... Ortada onun başarılarını paylaşacak, Alain olmadıktan sonra ünlü bir yıldız olmanın ne kıymeti vardı?





Karı koca, barışma denemelerine gala gecelerine beraber giderek başladılar. Tabii bir taraftan da gazetelere haberler uçtu... Ayrılma kararından henüz vazgeçmemiş olan Alain Delon - Nathalie çiftinin kolkola umumi yerlerde dolaşmaları, gazeteciler için bulunmaz bir nimetti ve de hayli manidardı. Dünya basını bu son durumu, aralarındaki büyük aşkı yıkamadıklarına bir işaret saydı.





Alain ve eşi Nathalie ayrılma kararından vazgeçmek için uygun bir fırsat kolluyorlardı. Öyle bir dönüş yapmalıydılar ki, her ikisi de zarar görmesin... Nihayet aradıkları fırsatı geçerlerde ele geçirdiler... Karı kocanın bir filmin galası için Tayland'a gitmeleri gerekiyordu. Bunu fırsat bilerek kararlaştırılan tarihten önce yola çıktılar... «aşıkların yolu daima Venedik'ten geçer» prensibini benimseyip iki hafta Venedik'te kalcılar. Bu gezi, karı koca için adeta ikinci bir balayı olmuştu.

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1968 TARİHLİ 8. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir