Irene Tsu’yu Görenler Hayran Oluyor
Hollywood prodüktörleri, genellikle ırk ayırımına karşı olduklarını belirtmekten gurur duyarlar, ama sinema başkentine gelen değişik ırktan güzellerin çoğuna da filmlerinde ancak ikinci, üçüncü derecede roller verirler. Eğer senaryoda bir zenci artiste ihtiyaç yoksa, filmci, beyaz ırktan bir genç kızın oynayacağı rolü zenci yıldız adayına, ya da bir Çinliye veya Japon kızına vermez. Son yıllarda şöhrete ulaşan Uzakdoğulu yıldızların çoğuna şansları biraz yardım etmişse bu, konusu Uzakdoğu ülkeleriyle ilgili filmlerin sinema dünyasında her geçen gün daha çok revaç bulmasındandır.
Son günlerde bir Çinli güzel Hollywood filmcilerinin geleneklerini bozmayı başardı. Bu genç yıldız adayının adı Irene Tsu’dur. Şanghay’da dünyaya gelen Irene’in babası bankacı, annesi kumaş desinatörüdür. 1948’de komünistlerin idareyi ele almaları üzerine Tsu ailesi Taiwan’a kaçmıştı. Daha sonra Hong Kong’a yerleşmişler, Irene Tsu da burada dans ve tiyatro dersleri almaya, kendini, çok sevdiği sahne hayatına vermeye başlamıştı.
İçindeki sahne aşkının onu nerelere götüreceğini, ne durumlara sokacağını pek kestiremiyordu, ama gerekirse bu uğurda dünyanın öbür ucuna dahi gitmeye razıydı… Günün birinde de tiyatro uğruna Amerika’ya göç etti. Annesi ve kardeşleriyle beraber Amerika’ya mülteci olarak gitmek için çeşitli makamlara baş vurmuştu… Tsu ailesinin Amerika’ya gitmesi bir hayli uzun sürdü, fakat Yenidünya’ya vardıktan sonra da filmciler, tiyatrocular bu Çinli güzelin peşini bırakmadılar.
Özellikle filmciler Irene Tsu ile ilgileniyorlardı. Genç yıldız adayı Hollywood’da «The Flower Drum Song», «The World of Suzle Wong», «Take Her She Is Mine» isimli filmlerde ikinci derecede roller aldıktan sonra ‘Çinli Cazibe Küpü’ unvanını kazandı. Son günlerde Doris Day ile «Caprice» isimli bir film çeviren Irene Tsu’yu bir şirket, bir Osmanlı sultanı, bir başka şirket de Hawaili bir dilber rolünde oynatmak istiyor. Genç yıldızın birdenbire şöhretinin artması üzerine Uzakdoğulu güzellerin Amerikan sinemasında isim yapmalarına muhalif olanlar bile, «Irene Tsu, atom ve hidrojen bombasından sonra Çinlilerin en kuvvetli silahıdır» diyorlardı.
ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 32. SAYISI