Soprano Suna Korat
Konu: Olaylar İskoçya’da geçer. Lord Enrico (Dikran) Jamgoçyan), bütün servetini kumarda bitirmiştir. Üstelik eski düşmanı sör Edgardo (tenor Gianni İaia) tarafından tehdit edilmektedir. Onu bu durumdan ancak zengin bir adamla evlenmek suretiyle kız kardeşi Lucia (Suna Korat) kurtarabilir. Lucia, ağabeyisinin düşmanı Edgardo’yu (tenor İaia’yı) sevmektedir. Fakat Arturo (Bedros Kuyumcu) ile evlenir. Zor durumda kalan Lucia’nın Kont Arturo ile evlenmesi ve bu tören esnasında sevdiği insanın çıkıp gelmesi işleri altüst eder. Bundan sonra bütün felâketler birbirini kovalayacaktır.
Oynanış: Devlet Operasından soprano Suna Korat, İtalyan tenor Gianni İaia ve gene misafir sanatçı Dikran Jamgoçyan'ın katıldığı temsiller başarılı geçeceğe benzer. Nitekim, Suna Korat'ın bu rolüyle Lucia operasında hem meslek hayatında, hem de koleratur olarak müzikal sesiyle bu başarısını sürdürmesi gerçekten övülmeye değer. Pianissimolarla dolu aryaları net bir şekilde söyledi. «Enrico Ashton» da lirik bariton Dikran Jamgoçyan'ın, oyunculuğu yeterli değil ama konsertist olarak sololarda sesini iyi kullanıyor. Bu bakımdan iyi müzik yapması dışında şimdilik eksiği sahne oyunculuğunda beliriyor. «Edgardo» rolünde İtalyan tenorda aradığımızı pek bulamadık. Tiz bir iki notanın dışında sesi bize fazla ifadeli gelmedi. Ne var ki, sanatçı hacimli sesine ve sahne tekniğine dayanıp oyunu iyi bitirdi. «Raimondo» da, Nurhan Rüçhan görevini yaptı. Lucia Operasını sahneye koyan Ertuğrul İlgin temiz bir çalışma yapmış. Orkestra şefi Pino Tröst, orkestranın her zamanki karışıklığım pek kurtaramamış. Muhittin Sadak'ın korosu her temsildeki başarısını tekrarlıyor.
Beğenmediğim: Sanatçılar ve operanın teknik imkanları daha sıkı disiplinle, kısa zamanda eski durumuna getirilmelidir. Araya giren çeşitli duraklamalar önlenebilir.
SUNA KORAT
Kulis arasında kısa bir konuşma yaptığımız değerli soprano Suna Korat, 1967-1968 mevsimine ait programını kısaca şöyle özetledi:
- «Bu mevsim içinde 14 hafta sürecek olan Avusturya gezim var. Çeşitli şehirlerde temsiller ve konserler vereceğim. Ocak ayının yirmisinde İngiltere'ye gidip Londra'daki temsillere katılacağım.
- «İlk defa hangi opera ile sahneye çıktınız?» sorusuna ise kendi diktirdiği özel kostümleriyle sahneye çıkan Korat şu cevabı verdi:
- «1954 yılında Ankara'da «La Traviata» operasında sahneye çıktım. Biliyorsunuz o zamanlarda Devlet Konservatuarı'nın piyano bölümünde okuyordum. Son sınıfta koluma giren romatizma ağrılarından sonra piyanoyu bıraktım ve şan çalışmaya başladım. Ayrıca Afrika'da da Traviata’yı oynadım. Avustralya’da özellikle Sidney'de, «Lucia», «Hoffmann’ın Masalları», ve «Rigoletto» yu oynayacağım. Sonra Sovyetler Birliğine gideceğim.
ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1968 TARİHLİ 5. SAYISI