Ümüt Yaşar Oğuzcan’ın Manevi Kızı Ayferi




Duyduk, duymadık demeyin, ünlü şair ümit Yaşar Oğuzcan, ünlü şantöz Ayferi’yi manevi evlat edinmiş. Aralarında öyle bir baba-kız sevgisi var ki, sormayın gitsin.

Play – Boy’da baba – kız karşılıklı dertleşirlerken yakaladık. Baş başa vermişler, ümit Yaşar’ın yeni yazacağı şiirleri üzerinde tartışıyorlardı, ünlü şair bizi görünce önce «Merhaba» dedi, sonra başladı anlatmaya:

– «Bugünlerde çok mutluyum. Ayferi’yi kendime manevi evlat edindim. Dünyadaki en büyük arzum 41. baharımda kazandığım sanatkar kızımın hak ettiği başarıya bir an önce ulaşması. Ve çok uzun yıllar parlaması.»



Ayferi'nin gözleri, babasının bu sözleri ile dolu dolu olmuştu:

- «Eğer babamın söylediği başarıya ulaşabilirsem, bunda onun büyük payı olacaktır. Çünkü Türkçeleştirdiği parçaları insan daha içten okuyor...»

Manevi de olsa bir baba olarak Ümit Yaşar'ın, kızı Ayferi'de hem beğendiği, hem de beğenmediği taraflar bulunmalıdır. Bunu zamanımızın popüler şairine sorduğumuz zaman şöyle cevap verdi:

- «Kızımın en beğendiğim tarafı sanatına olan saygısı, çalışma azmi ve şarkı söylerken kendisini müziğin ve şiirin havasına tam olarak verebilmesi. Üstelik zeki, kültürlü, kibar, kısaca tam bir hanımefendi. Beğenmediğim taraflarına gelince: Bunların en önemlisi, aşırı derecede duygulu olması. Öyle sanıyorum ki, onun bu yönü, özlediği mutluluğa erişmesini bir süre için geciktirecektir.



Ümit Yaşar Oğuzcan Türkçe söz yazmaya, geçen ağustos ayında başlamış. O günden bu yana tam 12 şarkı sözü meydana getirmiş. İlk çevirdiği şarkı «Celui que j'aime» (İşte Aşk Bu) olarak Türkçeye çevirdiği parçayı bunun için çok seviyor.

Ümit Yaşar bunları anlatırken birden Ayferi babasına sordu:

- «Babacığım, şarkıları Türkçeleştirirken neler duyuyorsun, neleri dile getirmeye çalışıyorsun?» Ümit Yaşar bir an düşündü. Sonra cevap verdi:





- «Mesela 'İşte Aşk Bu' adını taşıyan şarkıyı; aşkta hüsranı da, saadeti de bir anda bulduğum ve bulup bulup yitirdiğim günlerde yazmıştım. Sözlerine bütün aşk anlayışımı ve aşka olan saygımı katmak istedim. Ben her şeyden önce bir şairim. Kendimi bu yolda adamışım bir kere. Bu yüzden 'Söz yazarı' deyimini kabul etmiyorum.»

Ayferi bu yıl yeni sezona iki büyük yenilikle girdi. Bunlardan biri, Ümit Yaşar Oğuzcan'la işbirliği yapıp onun Türkçeleştirdiği şarkıları repertuvarına alması, diğeri ise her gece show da elini kesmesi. «Gitarla Çalarken» şarkısını daha tesirli hale getirmek için her gece eline bir bardak alıyor, kırıyor ve cam kırıkları da mutlaka sol elinin ayasına dokunuyor. Bunun için:



- «Bu gidişle ne bende bilek, ne de dinleyicide yürek kalacak», diyor.

Baba - kızı baş başa bırakırken Ümit Yaşar Oğuzcan şunları söyledi:

- «Şairlikte de, şarkı yazarlığında da son sözümü söylememe daha çok var. En az bir, yıl. Bugünkü formumu bir yıl daha sürdürecek olsam ve dileklerimi yaysam sonra ölsem de gam yemem!»

Birden Ayferi'nin sesi yükseldi:

- «Tam ben bir baba buldum diye sevinirken olur mu. Allah korusun.»

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 47. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir