Altın Kalpli Kadir Savun




Türk sinemasında babacan, sert görünüşünün altında yumuşak bir kalp taşıyan belli bir «tip» vardır. Filmciler senaryoya ne yapar eder, böyle bir tip sokuşturuverirler. Güler yüze, tatlı dile hiç mi hiç gelemeyen bu «babacanlar» genellikle iri kıyım olurlar. Cüsselerinin iriliği ile iyi kalpli oluşları en belirli özellikleridir.

Bu tipin belli başlı iki temsilcisi Hulusi Kentmen’le Kadir Savun’dur. Konu gereği, iyi kalpli dev adamın biraz «mürekkep yalamış» cinsinden olması lazımsa Hulusi Kentmen tercih edilir, aksi halde bu tip rollerde Kadir Savun rakipsiz kalır.






Bütün filmciler tarafından «Baba» lakabıyla çağrılan Kadir Savun’un evine giderken bir bakıma korku içindeydik. Hani iş yerinde gayet iyi olan amirlerin çoğunun aile hayatında «sert» olduklarına dair bir söz vardır ya, bu söz, Kadir Savun’un evine giderken bizi ister istemez «Acaba filmlerde bu kadar ‘iyi’ olan Baba Kadir Savun evinde de öyle midir?» şeklinde düşündürüyordu.

Beyhude yere endişelenmişiz. Zilini çaldığımız kapıyı açan Kadir Savun kendi evinde, filmlerde rolünü yaptığı «iyi adam» dan bile daha iyi bir aile reisi…






Bir kenarda duran eşine, «Kadir bey iki konudan başka hiç bir hususta konuşmaz mı?» diye bir sual sordurtacak kadar kızını ve sinemayı seviyor. Her sözü ya sinema, ya da kızıyla ilgili. 7 yaşındaki Iraz okula bu yıl başlamış. ve ikinci sınıfa geçmiş. Onun okula başlamasıyla Kadir Savun da «tam» bir çocuk olmuş.

– «Iraz’la çocuk bahçelerine gidiyor, orada salıncağa binmekten tutun da aklınıza gelen her şeyi yapıyorduk. Sonra evde saklambaç oynuyorduk. Neyse, bu yıl okula başladı. Şimdi her akşam muntazam ders çalışıyoruz.»






Kadir Savun kızını, en iyi şekilde yetiştirmek istiyor. İleride ne olacağına kızının karar vermesini istiyor ama meslek olarak öğretmenliği seçerse çok sevineceğini ilave ediyor.

– «Ya kızınız baba mesleği olan olan sinema artistliğini seçerse?»

– «Ben sinema oyuncusuyum. İşimi pek çok severim. Kızımın artist olmasına gelince… İsterse, kabiliyeti varsa, şansı yardım ederse olur tabii, niye olmasın?



Kadir Savun, Orhan Günşiray’Ia başrollerini oynadığı John Steinbeck’in «Fareler ve İnsanlar»ından alınan «İkimize Bir Dünya» da geri zekalı, en yakın arkadaşıyla kendinin olacak bir dünyanın özlemini çeken bir «dev adam»ı canlandırıyordu. Aslında Türk sinemasının «Baba» Kadir’i her zaman «İkisine Bir Dünya» diyor. Bu ikili dünyaya da sahip olmanın mutluluğunu duyuyor. Kızı ve sinema. İşte Baba Kadir’in dünyası…

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 32. SAYISI



Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir