Genç gazeteci Lino Nanni, eline fotoğraf makinesini almış, Roma'nın şöb retler mahallesine doğru ağır adımlarla yürüyordu. Genç adam, mesleğine aşıktı, fakat kuru sevginin onu başarıya ulaştıramayacağını da pekala biliyordu. Mutlaka dünya basınında büyük yankılar uyandıracak bir fotoğraf çekmeli, ya da hiç ağzını açmayan bir şöhreti konuşturmayı başarmalıydı. Dünyanın en büyük gazete ve dergilerinin kapıları ona ancak bu şekilde açılabilirdi. Lino Nanni, Appia yokuşunu ağır adımlarla tırmanırken bir taraftan da onu şöhrete ulaştıracak şahsın, ya da şahısların kim olabileceğini düşünüyordu. Sinemanın ve dünya sosyetesinin şöhretlerini bir bir şöyle bir gözünün önünden geçirdi. Prenses Süreyya ortalıkta hiç görünmüyordu. Yeşil gözlü Prensesin yeni bir aşk macerasını yakalasa işte Lino Nanni'ye gün doğardı.

Birden genç gazetecinin aklına Brigitte Bardot geldi. Evet, Fransız sinemasının bu ünlü yıldızı nerelerdeydi acaba? Sean Connery ile Ispanya'da çevirdiği filmi tamamladıktan sonra artist bir ara kocasıyla Paris'te görülmüş, sonra da izini kaybettirmişti. Fakat Lino Nanni, onun kardeşiyle Roma'da buluştuğunu ve bir süre İtalya'da kalmak niyetinde olduğunu duymuştu. Genç adam, biraz daha düşününce Brigitte Bardot'nun mutlaka Roma'da olabileceğine kanaat getirdi.

Bir gazeteci için herhangi bir şöhretin izini bulmak sanıldığı kadar pek güç bir iş değildi. Yeter ki mesleğini sevsin, başarmaya ahdetsin. Pekala, Roma'nın şöhretler mahallesindeki villalardan birini kiralamış olabilirdi. Önce araştırmalarını bu yönden geliştirdi. Ve çok geçmeden de aradığı kimseyi, Brigitte Bardot'yu buldu. Brigitte Bardot, kız kardeşi Mijanou ve kocası Gunther Sachs ile Appia yokuşundaki villalardan birini kiralamışlardı, ve belki de yazın ortasına kadar oradada kalacaklardı. Villanın adresini öğrenince Lino Nanni fotoğraf makinesini kaptığı gibi villanın yolunu tuttu.

Yüksel duvarlarla çevrili kale gibi bir binaydı bu. Ama Lino, villaya öteberi satan seyyar satıcıyla anlaşınca mesele kalmadı. Makinesini gizleyip satıcının yardımcısı hüviyetinde villanın bahçesine girdi. Artık bundan sonrası çocuk oyuncağıydı. Bahçenin kuytu bir yerinde satıcıdan ayrıldı, ağaçların arasına gizlendi. Brigitte Bardot, kardeşi Mijanou ile beraber bahçede güneşleniyordu. İkisi de bembeyaz bikini mayo giymişlerdi. İkisinin de uzun saçları enselerine toplanmıştı. Bahçede bir yabancının, hele bir fotoğrafçının bulunabileceğini hiç akıllarına getirmedikleri için, şezlongların üzerinde gayet rahat oturuyorlardı. Durmadan sigara içen Brigitte Bardot'nun halinden hiç de neşeli olmadığı anlaşılıyordu. Kardeşi Mijanou ise ablasını dikkatle dinliyor, arada sırada yan dönüp ona bir şeyler söylüyordu. Yine öyle yan dönmüştü ki Lino Nanni, makinesinin düzmesine bastı. İki kardeşin nefis bir pozunu yakalamıştı. Birinci fotoğrafı diğerleri takip etti. Bu esnada genç gazetecinin yer değiştirmek istemesi her şeyi berbat etti. Lino'nun ayağının altındaki kuru otlar hışırdayınca Mijanou hemen dikkat kesilmişti. Lino geri dönüp kaçmak istedi, ama genç kız, hemen yerinden fırlamış, ortalığı velveleye vermişti bile. Bu arada, Brigitte de kardeşinin arkasına gizlenmişti.

Brigitte'in kocası Gunther Sachs biraz ilerde arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Kadınların çığlıkları üzerine o da olay yerine koştu ve Lino Nanni'yi suçüstü yakaladı. Brigitte Bardot, fotoğrafçıdan makinesini istedi. Yıldız habersiz resimlerinin çekilmesine müthiş içerlemişti. Fakat Lino da vazifesini yapmasına kimsenin karlamayacağını Gunther Sachs ve diğerlerine anlatmaya çalıştı. «Makineyi verirdin, vermezdin,» derken, Gunther Sachs, Lino'nun yüzüne bir yumruk attı. Genç gazeteci bu defa daha fazla sinirlenmişti. Her ne pahasına olursa olsun makineyi vermemeye azmetti. Sonunda vermedi de. Gerçi yüzü, gözü yara, bere içinde kalmış, olaya müdahale eden jandarmalara laf anlatıncaya kadar akla karayı seçmişti, ama fotoğraf makinesinin içindeki bir rulo film, onu şöhrete götürecekti. Eh bu da doğrusu her türlü meşakkate katlanmaya değerdi.

İtalya'da yayınlanan «Sogno» mecmuasının genç fotoğrafçısı Lino Nanni, kendisinden çok daha yaşlı ve tecrübeli meslektaşlarını atlatmış ve bir süreden beri ortalıkta görünmeyen Brigitte Bardot'nun resimlerini çekmişti. Hem de hiç kimsede olmayan resimlerini.

Dedikodulu bir film çalışmasından sonra dedikodusuz bir dinlenme devresine girmek istediğini belirten yıldız, bu olaydan sonra eşi ve kız kardeşiyle beraber Roma'yı’ terk etti. Şimdilik Brigitte'in nerde olduğu bilinmiyor, ama Lino Nanni, «Dünyanın öbür ucuna da gitseler, ben onları yine bulurum,» demektedir. Genç gazeteci, çalıştığı mecmuadan aldığı primle, yaz tatilini Avrupa'nın en lüks sayfiye şehirlerinden birinde geçirecek.

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1968 TARİHLİ 25. SAYISI