Tony Perkins’in Hollywood’da tekrar film çevirmeye başlayacağı haberini duyan Amerikalı filmciler, bu haberi pek önemsememişler, hafifçe gülüp geçmişlerdi. İçlerinden birisi: «Eh geç de olsa galiba oğlanın aklı başına geldi,» diyerek diğer meslektaşlarının içlerinden geçenleri açıklamış oldu…

İki yıl önce Fransa’dan Amerika’ya dönmüş olan Tony Perkins, New York’ta bir apartman kiralamış, tek başına oturuyordu. Fransa’da kaldığı süre içinde Fransız filmcileriyle çok iyi anlaştığını belirten aktör, Amerika’ya döndükten sonra Hollywood’u bir kere olsun ziyaret etmemiş ve sinema başkentinde film çevirmeye niyetlendiğine dair de en küçük bir imada bulunmamıştı… Gerçi Hollywood filmcileriyle Tony Perkins arasında, dünya basınına akseden bir anlaşmazlık olmamış, taraflar protestolar, mektuplar, telgraflarla birbirlerini boykot etmemişlerdi… Sadece Tony Perkins, onu hep bıyığı terlememiş delikanlı rollerine çıkaran Amerikalı filmcilere içerlemiş ve onlar hakkında boykot kararı alıp Fransa’ya göç etmişti…

Genç aktör, Paris'te yıllarca yaşamış, birkaç da film çevirmişti. Hatta bir ara plak doldurmaya bile heveslenmiştir. Paris'in sanatçı çevrelerinde tam bir bohem gibi günlerini gün ediyordu.

Fransız Kültür Bakanı ve yazar Andre Malraux'nun kızıyla arasında geçen maceradan sonra Tony Perkins'in Avrupa'da süksesi bir kat daha arttı. Fakat Amerikalılar, artık Hollywood'un bu genç aktörünü unutmuşa benziyorlardı.

Tony Perkins'in ani bir kararla Fransa'dan ayrılıp anavatanına dönmesi de işte bu yüzden bir hayli ilgi çekti. Onun Hollywood'a küskün olduğu, filmciler ne kadar ısrar ederlerse etsinler, Hollywood'da çevrilecek bir filmde rol almak istemeyeceği düşünülüyordu. Filmciler ise ret cevabı almaktansa ona herhangi bir teklifte bulunmamayı tercih ediyorlardı.

Geçenlerde Tony Perkins, otuz yaşındaki rejisör Noel Black'in «She Let Him Continue» (Kız, Erkeğin Devam Etmesine İzin Verdi) isimli filminde başrolü oynamayı kabul ediverince tabii durum birden değişiverdi. Çünkü yedi uzun yıl süren boykot böylece bitmiş oluyordu...

Otuz beş yaşındaki aktör, heyecanlı bir polisiye olan bu filmde yaşı önem taşımayan bir delikanlıyı canlandıracaktı... Tony Perkins'in rol arkadaşlığını ise gene yıllardır Hollywood'a küskün sarışın yıldız Tuesday Weld yapacaktı...

Amerikan sinemasının masum genç kızı olarak şöhrete ulaşan Tuesday Weld de, Tony Perkins gibi kendi kendine bazı vehimlere kapılıp Hollywood'dan ayrılmıştı... Genç yıldız, televizyon piyeslerinde rol almış ama her şeye rağmen Hollywood'u unutamamıştı... Sinema başkentine yeniden dönme fırsatını eline geçirince de televizyon şirketleriyle olan anlaşmalarını bozup Hollywood'a döndü.

Amerikan sinemasının iki asi gencinin aynı filmde kamera karşısına çıkması, gerçekten ilgi çekiciydi... Aslına bakılırsa Tony Perkins, Hollywood filmcilerine küsmekle hata etmiş ve bunu da ancak yedi yıl sonra anlamıştı... Tuesday Weld'in de durumu aynıydı... Genç yıldız, kendisine verilen rolleri beğenmemiş, tipine uymayan rollere çıkmak istemişti. Filmciler, küçük sarışının bu isteğini yerine getirmeyince o da küsüp kendini televizyona vermişti.

Şimdi ise iki asi genç daha olgunlaşmış, işledikleri hataları anlamış durumdalar... İkisinin de filmdeki rollerini benimsedikleri ve büyük bir hevesle çalıştıkları gözden kaçmıyor... Bu filmden alınacak sonuç, Tony Perkins ve Tuesday Weld'in Hollywood'daki geleceklerini tayin edecek.

ALINTI: SES DERGİSİ’NİN 1967 TARİHLİ 46. SAYISI